R
Rias Gremory
Ziyaretçi
Ziyaretçi
TİBET ÇOD RİTÜELİ
Sattva saflık,ritim ve ahenk olan Sanskritçe bir kelime.Sürekli düzenli bir uygulama gerektiriyor ve Dr.Evans Wentz,”Tibet Yogası ve Gizli Doktrinler” adlı eserinde “Çod” ritüeline hazırlanan kimsenin tercihen ölülerin parçalanıp kurt ve akbabalara verildiği yerlerde,mezarlıklarda uygulamayı yapmasının gerekli olduğunu bildiriyor. Uygulayıcı kendisini, enerjiyi çektiği (Her Şeyi Yapan Tanrıça) olarak imgeler ve değişik ruhsal varlıkları çağırırken; şuuru ile tüm enerjisi, Nirvana ve Sansara'nın (Samsara) birbirinden ayrılmaz bütün olduklarının farkındalığında erir.Kendi benliğini reddeder ve fenomenlerin dünyasına girer.Lama kozmolojisindeki Beş "Kıta",yoginin ayağı altındaki bir ifrit kılığında ezdiği Beş Tutku'dur (nefret,gurur,şehvet,kıskançlık,aptallık) Bu Beş Tutkuya ilaç olan Beş Bilgeliğe varmak için yogi,bedensel şeklini mistik biçimde kurban ederek “Çod"yani bir tür "kesme" olayını gerçekleştirir.Tibet Çod törensel majisi,lamalar tarafından yapılır ve gerçekte batıdaki majisyenin bir Tanrıçanın astral formuna girip onunla özdeşleştiği ve seremoniye katılmaları için elemental denilen varlıkların davet edildiği majikal törenin benzeridir. Bunları,kendi alanına girebilmeleri için davet eder. Diğer invokasyon metotlarında olduğu gibi yalnız belirli bir gücü seçip, diğerlerini şuur alanından dışlamaya çalışmamaktadır. Kendine nüfuz edecek tüm etkilere izin vererek mevcudiyetini onlara kurban etme işine girişir. Her şeyini işgalcilere isterlerse yemeleri için sunar.
”Asırlardır,yaşamdan yaşama bedenimi rahat ettirmek için sayısız canlıdan refahını,gidasını,her türlü hizmeti ödünç aldım.Bugün, borcumu ödüyorum, bu denli gönlüme yakın tuttuğum bu bedeni tahrip olması için sunuyorum. Etimi açlara,kanımı susuzlara, derimi çıplakları giydirmek için, kemiklerimi soğuktan donanlara yakıt olarak sunuyorum. Mutluluğumu mutsuzlara, soluğumu ölenleri yaşama geri getirmek için sunuyorum."
Kişiliği posede etmek isteyen herhangi bir güce açar, idealleştirilmiş "kişisel kurban töreni"dir bu. İdrak boyutunda ve yaşamlar boyu gelip geçen tüm eylemlerini bir kemik yığını gibi üst üste yığar, yakar, kibrini ve nefsini yok eder. Bir hiçtir, feda edeceği bir şeyi kalmaz, münzevi olur.Alt benlik arındırılırsa,yüksek benlik rahatlayacaktır. Artık kurban olma fikrinin kendisi dahi bir illüzyon olacaktır.
Sattva saflık,ritim ve ahenk olan Sanskritçe bir kelime.Sürekli düzenli bir uygulama gerektiriyor ve Dr.Evans Wentz,”Tibet Yogası ve Gizli Doktrinler” adlı eserinde “Çod” ritüeline hazırlanan kimsenin tercihen ölülerin parçalanıp kurt ve akbabalara verildiği yerlerde,mezarlıklarda uygulamayı yapmasının gerekli olduğunu bildiriyor. Uygulayıcı kendisini, enerjiyi çektiği (Her Şeyi Yapan Tanrıça) olarak imgeler ve değişik ruhsal varlıkları çağırırken; şuuru ile tüm enerjisi, Nirvana ve Sansara'nın (Samsara) birbirinden ayrılmaz bütün olduklarının farkındalığında erir.Kendi benliğini reddeder ve fenomenlerin dünyasına girer.Lama kozmolojisindeki Beş "Kıta",yoginin ayağı altındaki bir ifrit kılığında ezdiği Beş Tutku'dur (nefret,gurur,şehvet,kıskançlık,aptallık) Bu Beş Tutkuya ilaç olan Beş Bilgeliğe varmak için yogi,bedensel şeklini mistik biçimde kurban ederek “Çod"yani bir tür "kesme" olayını gerçekleştirir.Tibet Çod törensel majisi,lamalar tarafından yapılır ve gerçekte batıdaki majisyenin bir Tanrıçanın astral formuna girip onunla özdeşleştiği ve seremoniye katılmaları için elemental denilen varlıkların davet edildiği majikal törenin benzeridir. Bunları,kendi alanına girebilmeleri için davet eder. Diğer invokasyon metotlarında olduğu gibi yalnız belirli bir gücü seçip, diğerlerini şuur alanından dışlamaya çalışmamaktadır. Kendine nüfuz edecek tüm etkilere izin vererek mevcudiyetini onlara kurban etme işine girişir. Her şeyini işgalcilere isterlerse yemeleri için sunar.
”Asırlardır,yaşamdan yaşama bedenimi rahat ettirmek için sayısız canlıdan refahını,gidasını,her türlü hizmeti ödünç aldım.Bugün, borcumu ödüyorum, bu denli gönlüme yakın tuttuğum bu bedeni tahrip olması için sunuyorum. Etimi açlara,kanımı susuzlara, derimi çıplakları giydirmek için, kemiklerimi soğuktan donanlara yakıt olarak sunuyorum. Mutluluğumu mutsuzlara, soluğumu ölenleri yaşama geri getirmek için sunuyorum."
Kişiliği posede etmek isteyen herhangi bir güce açar, idealleştirilmiş "kişisel kurban töreni"dir bu. İdrak boyutunda ve yaşamlar boyu gelip geçen tüm eylemlerini bir kemik yığını gibi üst üste yığar, yakar, kibrini ve nefsini yok eder. Bir hiçtir, feda edeceği bir şeyi kalmaz, münzevi olur.Alt benlik arındırılırsa,yüksek benlik rahatlayacaktır. Artık kurban olma fikrinin kendisi dahi bir illüzyon olacaktır.
Moderatör tarafında düzenlendi: